Ders Sunucusu: Nelson Paciencia
Kentsel eskizle 2012 yılının sonlarında tanıştım. O zamandan beri takıntılı bir şekilde ve her zaman çok adanmış ve tutkulu bir şekilde çizdim, bunu yerlere ulaşmak ve insanlarla tanışmak için bir araç olarak kullandım, ki bazı durumlarda eskiz yapmadan imkansız olurdu.
Geçenlerde bir hapishanede çizim seansları vermek için gönüllü oldum. Zamanın en büyük düşmanı olan birine zamanımın küçük bir bölümünü vermeye karar verdim. Eskiz defterlerine çizimler yapma tutkumu, benimle aynı tutkuya sahip olan ve muhtemelen bunu bilmeyen biriyle paylaşmak istedim. Ocak 2014'te Portekiz'in en yüksek güvenlikli hapishanesi olan Monsanto'da düzenli çizim seansları vermeye başladım.
Her biri kendi hayal kırıklığı geçmişine sahip olan ve her gün toplum tarafından ilgisizlik ve itilmişlikle yaşayan küçük bir grup mahkum, her iki haftada bir, büyük olasılıkla hayatlarındaki tek görünür özgürlük anı olan bu iki buçuk saatlik seanslara olağanüstü bir şekilde bağlanırlar.
Bu konferansta paylaşmak istediğim, o seanslardan elde ettiğim deneyim ve sonuçlardır.
- Onların inanılmaz çizimleri ve benim çizimlerim, o tarifsiz ve eşsiz anları yakalıyor.
- O yeri ilk kez ziyaret ettiğimde hissettiğim duygu;
- O ilk gün, geçmişlerinden utanan ve geleceğe dair uzak bir umut taşıyan küçük bir grup erkeğe kendimi tanıtma şeklim.
- Otomatik ızgaraların tiz sesini ve o taş duvarlar boyunca bitmeyen yankıyı, muhafızları ve o mekânın etrafındaki insanların günlük hikâyelerini duymak;
- Güvenlik nedeniyle çizim zorlukları ve kısıtlamaları, seçilen temalar ve dersler sırasında dinlediğimiz caz müziği, hepimiz arasındaki empati.
- Birinci ağızdan anlatılan inanılmaz yaşam öyküleri.
- Gönüllü olmanın gücü ve bağımlılığı (!)