Hepimiz hikayeleri severiz. Hikaye dinlemekten ve anlatmaktan zevk alırız. Eskiz yaptığımızda, çizimlerimiz gördüğümüz yerlerin, insanların ve manzaraların hikayelerini anlatır. Eskizlerimiz, zaman içindeki bir anın anlık görüntüleri gibidir. Peki ya eskizlerimiz zamanın bir noktasında gördüklerimizden daha fazlasını anlatabilseydi? Ya belli bir zaman dilimindeki bir deneyimi anlatabilselerdi? Bunu yapabilmek için eskizlerimizde zamanın geçişini göstermemiz gerekir. İşte sıralı sanat bize bunu yapma imkanı verir.
Sıralı sanatın çeşitli biçimleri vardır, ancak belki de bize en tanıdık geleni çizgi romanlardır. Çizgi romanlar temelde bir hikaye anlatan bir dizi çizimdir. Bu, birkaç dakika içinde bir yerde olan ilginç bir şeyden, bir gün veya bir gezi boyunca gördüklerimizin ve yaşadıklarımızın anlık görüntülerine kadar her şeyi tanımlamak için kentsel eskiz bağlamına uygulanabilir. Birçok denizaşırı geziyi ve yerel eskiz yürüyüşlerini belgelemek için sıralı sanat ve günlük eskizlerini kullandım ve bu bana deneyimlerimin hikayelerini çok ilgi çekici şekillerde anlatma imkanı verdi.
Bu ders, hikayelerinizi anlatmak için kullanabileceğiniz bazı araçlar sunacak ve bunun nasıl yapılabileceğini gösterecektir:
- Bir dizi çizim kullanarak bir hikaye nasıl anlatılır.
- Bir karakter yaratmak ve onu hikayenizi anlatmak için kullanmak.
- İletişim ve sıralı sanat hikaye anlatımının temel kuralları
Fotoğrafa daha çok benzeyen bir sahneyi çizmenin aksine, ardışık sanat filme daha çok benziyor. Sıralı sanatın, zamanın geçişini gösterme kabiliyetiyle, hikayeleri tek bir eskizin yapamayacağı şekilde anlatmama izin verdiğini görüyorum. Bunu öğrenmenin eskiz araç setinize değerli yeni bir araç ekleyeceğini ve hikayelerinizi yeni ve heyecan verici yollarla anlatmanıza yardımcı olacağını umuyorum.